Karabağ’daki savaş öncesi, savaş süresince yaşanan gelişmeleri ve savaş sonrasındaki olabilecekleri değerlendirip Türkiye ve Azerbaycan’ın politikalarına katkı yapmayı hedef edinen Karabağ (KASSAK) Komisyonu savaş sonrası da araştırmalarına devam ediyor.
Karabağ’daki savaş öncesi, savaş süresince yaşanan gelişmeleri ve savaş sonrasındaki olabilecekleri değerlendirip Türkiye ve Azerbaycan’ın politikalarına katkı yapmayı hedef edinen Karabağ (KASSAK) Komisyonu savaş sonrası da araştırmalarına devam ediyor.
Türkiye-Azerbaycan ilişkileri iki ayrı devlet ilişkisinden öte bir özellikte ve yakınlıktadır. Devletler ayrı olsa da “bir millet” olmanın gereği olarak iki ülke arsındaki ilişkiler, her devletin tamamen kendi menfaatini önceliklendirme kuralı yerine, “her iki devletin menfaatini birlikte geliştirme kuralı” çerçevesinde şekillendirilmektedir. Bu doğrultuda, uluslararası toplantılarda ve görüşmelerde, Azerbaycan Türkiye’nin, Türkiye de Azerbaycan’ın haklarını savunabilmektedir. Özellikle iki devletin ortak sorunu olan Ermenistan konusunda ise tamamen ortak politikalar uygulanmaktadır. Türkiye ve Azerbaycan’ın bölgesel ve küresel ortak politikaları, Kafkasya ve diğer devletler nezdinde istikrar, güven, huzur ve ekonomik kalkınmaya olumlu katkı yapmaktadır.
Ermenistan’ın 12 Temmuz 2020’de Azerbaycan’ın Tovuz bölgesini her zamanki gibi saldırgan ve işgalci tutumuyla bombalaması, 27 Eylül 2020 tarihinde de yaklaşık 28 yıldır işgal ettiği Azerbaycan’a ait olan Karabağ’ın dışındaki diğer şehirlere saldırması sonucu Azerbaycan ordusu karşı taarruz başlatmıştır. Bu taarruz ile Azerbaycan ordusu tarihte eşi az görülen zaferler elde ederek ilerlemiştir. Azerbaycan’ın savaş yoluyla Karabağ topraklarının tamamını Ermenistan işgalinden kurtaracağı ve büyük kayıplar verdireceği anlaşılınca, savaşın başlamasından 44 gün sonra 10.11.2020 tarihinde Ermenistan yenilgiyi kabul etmiştir. Bu süreçte Türkiye kayıtsız şartsız Azerbaycan’ın yanında yer alarak kardeşlik ve dostluğunu bir kez daha açık bir şekilde tüm dünyaya göstermiştir. Bu dayanışma sürecinin niteliğini belgeleyen en son kanıt ise “Şuşa Beyannamesi” olmuştur. Bu beyanname ile iki ülkenin bundan sonra yaşanacak tüm tehlikelerde ortak tavır alma ve tepkiler vermesi kararlaştırılmıştır.
Bu çerçevede, Karabağ Zaferi sonrası bölgede bundan sonra yaşanacak gelişmelere hazırlıklı olunması ve her türlü veri, gösterge ve bilginin bilimsel yöntemlerle araştırılıp kayıt altına alınması önem arz etmektedir. Karabağ’daki savaş öncesi, savaş süresince yaşanan gelişmeleri ve savaş sonrasındaki olabilecekleri değerlendirip devletlerimizin politikalarına katkı yapmayı hedef edinen Karabağ (KASSAK) Komisyonu da çalışmalarını bu doğrultuda hızlandırmış durumdadır. Komisyon başkanımız Salih KURT Bey’in verdiği bilgiye göre, bu doğrultuda hazırlanan dosyasının Cumhurbaşkanımıza 22.04.2022 günü İstanbul’da teslim edildiği ifade edilmiştir. Kabul görmesi durumunda Karabağ konusundaki araştırmalar hız kazanacak ve önemli sonuçlar elde edilebilecektir dedi.
KASSAK Komisyonu Yönetim Kurulu Üyesi
Prof. Dr. Kerem KARABULUT