DOLAR 38,6385 % 0.03
EURO 43,9463 % -0.03
STERLIN 51,6926 % -0.05
FRANG 47,0971 % 0.24
ALTIN 4.205,77 % -1,40
BITCOIN 96.987,99 2.817

 “İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası” 4-10 Mayıs tarihleri arası

Yayınlanma Tarihi : Google News
 “İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası” 4-10 Mayıs tarihleri arası
0

 İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası”

4-10 Mayıs tarihleri arası

 
Çalışma hayatı, emeğin alın teriyle şekillendiği kutsal bir mücadeledir. Bu mücadelenin en değerli yönlerinden biri de sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamının sağlanmasıdır.
 
Ülkemizde 1987 yılından bu yana her yıl 4-10 Mayıs tarihleri arası “İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası” olarak kutlanmaktadır.
 
Bu hafta, çalışanların sağlık ve güvenlik haklarının vurgulandığı, farkındalığın artırıldığı önemli bir zaman dilimidir.
 
Türkiye’de olduğu gibi, dünyanın pek çok ülkesinde de iş kazalarının önlenmesi, meslek hastalıklarının azaltılması ve sağlıklı iş ortamlarının oluşturulması yönünde ortak çabalar sürmektedir.
 
Bu yıl 39’uncusu kutlanan İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası’nın teması “İş Yerlerinde Acil Durumlar ve Afet Yönetimi” olarak belirlenmiştir.
 
Temanın belirlenmesindeki amaç, özellikle son yıllarda yaşanan doğal afetler, yangınlar ve salgın hastalıklar gibi durumlarda iş yerlerinin hazırlıklı olması, çalışanların korunması ve risklerin en aza indirilmesidir.
 
Hafta kapsamında Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen eğitimler ve çalıştaylar, bu alandaki profesyonellerin bilgi ve donanımını artırmayı hedeflemektedir.
 
Örneğin; “Spirometri Eğitim Müfredatı Hazırlama Çalıştayı”, Türkiye’de bir ilk olarak iş sağlığı alanında önemli bir adım niteliği taşımaktadır.
 
Ayrıca iş yerlerinde sağlığın geliştirilmesine yönelik toplantılar, paydaş kurumların katkısıyla yürütülmekte ve ulusal düzeyde iş birliği sağlanmaktadır.
 
81 ilde yürütülen ortak çalışmalarla; işyeri sağlık birimlerinden çalışan sağlığı merkezlerine kadar pek çok kurum bu haftaya destek vermektedir.
 
Sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımlarda “#issagligiveguvenligihaftasi” etiketi ile farkındalık çalışmaları geniş kitlelere ulaştırılmakta, etkinliklere çalışanların aktif katılımı teşvik edilmektedir.
 
Unutulmamalıdır ki; sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamı, sadece işverenin ya da devletin değil, toplumun tüm kesimlerinin ortak sorumluluğudur.
 
Çünkü her bir çalışan, bu toplumun emeğiyle var olan canıdır.
İş kazalarının değil, iş güvenliğinin konuşulduğu; emekçinin değil, emeğin yüceltildiği bir dünya dileğiyle…
 
Dilber Köse

YORUM YAP