
Bugün Hıdrellez
Hıdırellez, tabiatın canlanmasını, toprağın bereketlenmesini, kişinin dertlerden kurtulmasını ve Hızır ile İlyas peygamberlerin buluşmasını simgeliyor.
Hıdırellez, dünyanın farklı yerlerinde Ağrice, Altı Mayıs, Aya Yorgi, Aziz George, Bahar Bayramı, Ederlez, Eğrice, Eğrilce, Hederlez, Hıdrellez, Hiderlez, Hızır ile İlyas, İderlez, İlk Yaz, Mantifer, Mar Curcos, Ruz-ı Hızır (Hızır Günü) isimleri ile bilinir.
Hızır ve İlyâs isimlerinin halk ağzında aldığı şekilden ibaret olan hıdrellez, kökü İslâm öncesi eski Orta Asya, Ortadoğu ve Anadolu yaz bayramlarına dayanan, Hızır yahut Hızır ve İlyâs kavramları etrafında dini bir muhtevaya bürünmüş halk bayramının adıdır.
Bu bayram, merkezini özellikle Anadolu ve Balkanlar’ın, Kırım, Irak ve Suriye’nin teşkil ettiği Batı Türkleri arasında, bugün kullanılmakta olan Gregoryen takvimine göre 6 Mayıs (eski Jülyen takvimine göre 23 Nisan) günü kutlanmaktadır.
Hıdırellez, yurdun birçok yerinde farklı ve bir o kadar da ilginç gelenek ve inanışlarla kutlanır. Edirne de kakava şenlikleri ile festival haline gelmiştir.
Hıdırellez asırlardır Türkiye’nin dışında Balkanlar ile Kazakistan, Türkmenistan, Kırgızistan, Özbekistan ve Azerbaycan gibi ülkelerde geleneksel bir bayram olarak kutlanmaktadır.
Hıdırellez denince akıllara ilk olarak her tür hastalık ve kötülükten korunmak için yakılan ateşin üzerinden üç kez atlanması ve dileklerin kağıda yazılarak gül ağacının altına gömülmesi ya da asılması gelir.
O gün yapılan bir başka ritüele göre deniz ya da dere kenarından dilek tutularak toplanan 41 taş 1 yıl boyunca saklanıyor bir sonraki Hıdırellez’de bu taşlar suya atılıp, yenisi toplanıyor.
Deniz kenarından kırık dalgalardan bir kaba doldurulan deniz suyu da bolluk ve bereket için evin içerisine serpiliyor.
Üzerine çeşitli dilek, niyet yazılan kağıtlar açık olarak ve yavaşça bir akarsuya bırakılıyor. Otlarda biriken çiğ damlalarından yoğurt yapılıyor ve hamur mayalanıyor.
Bereket getireceği düşünülerek keselere konan bakliyat, gül ağacına asılarak 1 gece bekletiliyor, bu malzemeler 1 yıl boyunca yemeklere az az konarak tüketiliyor.
Verim vermeyen ağacın yanına balta ile gidilerek ürün vermesi yoksa kesileceği söyleniyor.
Bazı bölgelerde Hıdırellez’den bir gün önce akşam evin her üyesi, madeni para işaretleyerek bir çantanın içine koyuyor. Gül ağacının dibine bırakılan çanta, Hıdırellez sabahı açılıyor ve herkes kendi parasını bereket getirdiğine inanarak cüzdanında saklıyor.
Eski inanışlar, örfler her geçen gün unutulsa da Anadolu’nun derinliklerinde hala yaşamaya devam ediyor. Hıdrellezin herkese güzellikler getirmesini diliyorum.
HIDIRELLEZ NİYETİ
Evime, mutfağıma, gelirime İlyas Peygamberin duası, durmuş işlerime Hızır’ın eli değsin.
Bedenime sağlığıma buluşmalarının gücü aksın .
Hayatıma neşe, keyif huzur ve bereketin, Hayırlısı gelsin.
Doç.Dr. Devrim Alkayaİnş.Yük.Müh. & Kamu Yöneticisi