Türk devletlerinin en geniş topraklara sahip ülkesi Kazakistan 31 yaşında
Yaklaşık 70 yıl eski Sovyetler Birliği’nin bir parçası olan Kazakistan, birliğin dağılması sonucu egemenliğini ilan eden 15 cumhuriyetten biri oldu.
Kazakistan Yüksek Konseyi (Parlamento), 16 Aralık 1991’de Kazakistan’ın bağımsızlığını resmen onaylayan tarihi belgeyi kabul etti.
Bugün, bağımsız bir devlet olarak kuruluşunun 31’inci yılını kutlayan Kazakistan, gökyüzünde özgürce uçan kartalın simgelendiği mavi bayrağı, halkın birlik ve beraberliğini sembolize eden devlet arması ve milli marşı ile temsil ediliyor.
Yüzölçümü olarak dünyanın en büyük 9’uncu ülkesi sayılan Kazakistan, aynı zamanda Türk devletlerinin en geniş topraklarına sahip ülkesi konumunda.
Kazakistan’ın kuzeyde Rusya, doğuda Çin, güney ve güney batısında Kırgızistan, Özbekistan ve Türkmenistan ile komşuluk ilişkileri bulunuyor.
Jeltoksan OlaylarıBugün, Kazakistan’ın bağımsızlığına giden yolda önemli rol oynayan “Jeltoksan Olayları”nın (Aralık Olayları) şehitleri de anılıyor.
16 Aralık 1986’da çoğunu üniversiteli öğrencinin oluşturduğu çok sayıda Kazak genci, o dönemki başkent Almatı’nın meydanında toplanarak Kazakistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nin başındaki Dinmuhammed Konayev’i görevden alarak yerine Rus asıllı Gennady Kolbin’i atayan Sovyet yönetimini protesto etti.
Yaklaşık 170’ten fazla kişinin hayatını kaybettiği Jeltoksan olayları, “Sovyet ülkeleri içinde birliğin yönetimine karşı yapılan ilk kitlesel ayaklanma” olarak kayıtlara geçti.
Sovyetler döneminde tüm yeraltı kaynaklarının merkezden yönetilmesi ve birliğin dağılmasıyla sosyo ekonomik çöküş içinde kalan ülke, sahip olduğu önemli petrol yataklarına yabancı yatırım çekerek ekonomiyi ayağa kaldırdı.
Bağımsızlığından bu yana yıllık petrol üretimini 25 milyondan 86 milyon tona yükselten Kazakistan, aynı zamanda dünya ülkeleri için önemli ham uranyum tedarikçisi haline geldi.
Ülke, söz konusu dönemde yaklaşık 400 milyar dolar doğrudan yabancı yatırım çekmeyi başardı.
“Yeni Kazakistan” dönemi19 Mart 2019’da ülkeyi yaklaşık 28 yıl yöneten kurucu Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev’in cumhurbaşkanlığı görevinden istifa etmesi Kazakistan’da yeni bir döneme yol açtı.
İkinci cumhurbaşkanı olarak göreve gelen Kasım Cömert Tokayev, bu yıl ocak ayında meydana gelen protestoların ardından ülke yönetiminde “süper başkanlık” sisteminin sona erdiğini ve “Yeni Kazakistan” adıyla yeni yönetim modelini inşa edeceklerini bildirdi.
Bunun için haziranda düzenlenen referandumla Anayasa’nın 30’dan fazla maddesinde değişikliklerin yapıldığı ülkede, 20 Kasım’da gerçekleşen erken cumhurbaşkanlığı seçimiyle “iktidardaki tek kişi” modeli ortadan kaldırıldı.
Söz konusu seçimi kazanan Tokayev, bundan sonra seçime katılma hakkı olmaksızın 7 yıllık tek dönem için yeniden Kazakistan Cumhurbaşkanı oldu.
Türkiye ile ilişkilerTürkiye, “Kazakistan’ın bağımsızlığını ilk tanıyan ülke” olarak kayıtlara geçti. Bu yıl, iki ülke diplomatik ilişkilerinin kuruluşunun da 30’uncu yılı kutlanıyor.
Türkiye ve Kazakistan, bu sürede karşılıklı ticaret hacmini 30 milyon dolardan 5 milyar dolara çıkardı.
Bölgesel ve uluslararası arenada da iş birliğini sürdüren iki ülke, Türk dünyasının entegrasyonu adına önemli girişimler başlattı.
Türk Devletleri Teşkilatı başta olmak üzere Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY), Uluslararası Türk Akademisi (TWESCO), Türk Devletleri Parlamenter Asamblesi (TÜRKPA) gibi ortak kurumların kuruluşlarına öncülük etti.
Bu yıl Kazakistan Cumhurbaşkanı Tokayev’in göreve geldikten sonra yaptığı ilk Ankara ziyareti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2017’den sonra gerçekleştirdiği Astana ziyareti ile ikili ilişkiler, yeni iş birliği düzeyine ulaştı.
Türkiye ve Kazakistan arasında ilişkileri genişletilmiş stratejik ortaklık seviyesine yükseltme kararı alındı.
Şu anda Kazakistan’ın Rusya, Çin, İtalya, Güney Kore’den sonra en çok dış ticaret yaptığı 5’inci ülke konumunda yer alan Türkiye, son yıllarda Kazakistan’da ABD ve İsviçre’den sonra yatırımlarını en fazla artıran 3’üncü ülke olarak biliniyor.
Resmi verilere göre, ülkede 3 bine yakın Türk sermayeli şirket faaliyet gösteriyor.
İki ülke başkentlerini doğrudan hava yoluyla bağlayan Türkiye ve Kazakistan arasında halihazırda 80’e yakın tarifeli uçak seferi de yapılıyor.