Hatay - Reyhanlı’da kayıp çocuk toprağa gömülü halde bulundu

Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde kaybolan 10 yaşındaki Suriyeli çocuk, vücudunun bir kısmı toprağa gömülü halde ve darp izleriyle bulundu. Dayısı tutuklandı.

Reyhanlı’da gömülü halde bulunan 10 yaşındaki çocuk ölümden döndü Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde iki gün boyunca kayıp olarak aranan 10 yaşındaki Suriyeli A.A., arama-kurtarma ekiplerinin çalışmasıyla toprak altında yaralı hâlde bulundu. Çocuğun, dayısı tarafından darbedilerek gömüldüğü iddiası üzerine başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan şüpheli M.E. çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Olay, bölgede hem büyük bir infiale neden oldu hem de çocuk güvenliği konusundaki hassasiyetleri yeniden gündeme taşıdı. İki gün süren kayıp alarmı Reyhanlı’nın Kurtuluş Mahallesi’nde yaşayan A.A., iki gün önce evden ayrıldıktan sonra geri dönmeyince ailesi kayıp başvurusunda bulundu. İhbar üzerine İlçe Jandarma Komutanlığı ile emniyet birimleri geniş çaplı bir arama çalışması başlattı. İlk etapta mahalle çevresi, boş araziler ve olası geçiş noktaları tarandı. Kısa sürede bölgedeki güvenlik kameraları incelenmeye alındı ve yaklaşık 200 görüntü üzerinde çalışma yapıldı. Yapılan incelemede çocuğun son olarak dayısı M.E. ile birlikte Reyhanlı Barajı çevresine gittiği tespit edildi. Bu bilgi üzerine arama çalışmaları baraj gölü çevresine yoğunlaştırıldı. Jandarma, polis ve gönüllü arama ekiplerinin katıldığı operasyon, saatler süren koordineli bir çalışmayla sürdürüldü. Toprak altında bulunan çocuk hemen hastaneye sevk edildi Arama-kurtarma ekipleri, Reyhanlı Barajı’nın yakınındaki Mehmetbeyli mevkisinde toprak üzerinde şüpheli bir iz fark etti. Yapılan kısa kazı çalışmasında, vücudunun bir kısmı gömülü halde bulunan A.A.’ya ulaşıldı. Çocuğun yüzünde ve başında darp izleri olduğu, bilincinin kapalı bulunduğu öğrenildi. Olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından A.A., ambulansla Reyhanlı Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Buradaki acil tedavinin ardından durumu daha kapsamlı değerlendirilmek üzere Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’ne sevk edildi. Sağlık ekipleri, çocuğun hayati tehlikeyi kıl payı atlattığını, fiziki travmaların yanı sıra psikolojik desteğe de ihtiyaç duyduğunu belirtti. Dayı tutuklandı Kamera görüntülerinin ardından aile fertleriyle yapılan görüşmelerde şüpheler dayı M.E. üzerinde yoğunlaştı. Jandarma ekipleri tarafından gözaltına alınan şüpheli, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Savcılık tarafından “kasten yaralama”, “çocuğa karşı eziyet” ve “olası kasıtla öldürmeye teşebbüs” suçlamalarıyla mahkemeye çıkarılan M.E., tutuklanarak cezaevine gönderildi. Soruşturmanın çok yönlü olarak sürdüğü, hem olayın nedeni hem de aile içindeki ilişkilerin detaylı biçimde araştırıldığı bildirildi. Yetkililer, cinayet girişimi niteliği taşıyan bu olayın tüm yönleriyle aydınlatılacağını vurguladı. Bölgede büyük tepki: ‘Çocuklarımız korunmalı’ Reyhanlı halkı, olayın duyulmasıyla derin bir üzüntü yaşadı. “Böyle bir vahşetin aile içinde yaşanması hepimizi yaraladı” diyen vatandaşlar, göçmen çocukların özellikle denetim ve koruma mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiğini ifade etti. Çocuk hakları savunucuları da olayın ardından yaptığı açıklamalarda, savaş mağduru ve göçmen çocukların Türkiye’de güvenli yaşam alanlarına daha fazla ihtiyaç duyduğuna dikkat çekti. Uzmanlar, aile içi şiddet ve ihmale karşı erken uyarı sistemlerinin güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Yetkililerden açıklama: ‘Dakikalarla yarıştık’ Arama operasyonunu yürüten ekipler, çocuğa ulaşmanın saniyelerle ifade edilebilecek bir farkla mümkün olduğunu belirterek şu değerlendirmeyi yaptı: “Görüntüler sayesinde arama alanını daralttık. Belirlediğimiz noktada yapılan kazıda çocuğu canlı bulmamız hepimizi derinden etkiledi. Dakikalarla yarıştık, şansımız vardı.” Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ise çocuğun koruma altına alındığını, tıbbi ve psikolojik desteğin sağlandığını açıkladı. Toplumsal bir uyarı niteliğinde Reyhanlı’da yaşanan bu vahim olay, hem çocuk güvenliğinin hem de göçmen ailelerin sosyal destek mekanizmalarının yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini bir kez daha ortaya koydu. Yetkililer, soruşturmanın titizlikle sürdüğünü, çocuğun tedavi sürecinin yakından takip edildiğini duyurdu.