Yargıtay: Gizli fotoğraf çekmek özel hayatın ihlali sayıldı

Yargıtay, iş arkadaşının gizlice fotoğraflarını çeken kişiye verilen 12 yıl hapis cezasını onadı. Karar, dijital mahremiyet ihlallerine emsal oluşturdu.

Yargıtay, iş arkadaşının gizlice fotoğrafını çekmeyi "özel hayatın gizliliğini ihlal" suçu saydı   Yargıtay 12. Ceza Dairesi, gizlice iş arkadaşlarının fotoğraflarını çeken ve bilgisayarlarındaki fotoğraflarını kopyalayan kişiye "özel hayatın gizliliğini ihlal" suçlarından verilen toplam 12 yıl hapis cezasını onadı.   Yargıtay 12. Ceza Dairesi, özel hayatın gizliliğini ihlal eden eylemlere ilişkin dikkat çeken bir karara imza attı. İş yerinde çalışan bir kişinin, kadın iş arkadaşının fotoğraflarını gizlice çektiği ve bilgisayarında bulunan özel görüntüleri kopyalayarak kendi dijital materyaline aktardığı belirlendi. Olayın ortaya çıkmasının ardından sanık hakkında, Türk Ceza Kanunu’nun 134. maddesi uyarınca “özel hayatın gizliliğini ihlal” suçundan dava açıldı. Yargılama sonucunda sanığa 12 yıl hapis cezası verildi. Karar, temyiz üzerine Yargıtay 12. Ceza Dairesi’ne taşındı. Yargıtay, yerel mahkemenin kararını hukuka uygun bularak cezayı onadı. Böylece, dijital ortamda izinsiz fotoğraf çekimi ve kişisel verilerin kopyalanmasının, özel hayatın gizliliğine ağır bir müdahale olduğu kesin bir şekilde vurgulandı.   Uzman hukukçular, kararın dijital çağda artan mahremiyet ihlalleri açısından emsal niteliği taşıdığını belirtti. Özellikle iş yerlerinde çalışan kişilerin kişisel alanına yönelik gizli çekimlerin, artık yalnızca etik bir ihlal değil, ciddi bir ceza suçu olarak kabul edilmesi gerektiğine dikkat çekildi. Yargıtay’ın bu kararı, bireylerin dijital güvenliğini ve özel yaşamın sınırlarını koruma yönünde önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Kararın, benzer durumlarda yargıya başvuran mağdurlar için cesaret verici bir örnek oluşturması bekleniyor. Yargıtay 12. Ceza Dairesinin kararına göre, Samsun'da bir kamu kurumunda görevli olan kişi, 2018'de aynı odada beraber çalıştığı 2 iş arkadaşının gizlice masa altı fotoğraflarını çekti. Söz konusu kişi, iş arkadaşlarının odada bulunmadığı zamanlarda ise bilgisayarlarında bulunan kişisel ve ailevi nitelikteki özel fotoğraflarını kopyalayıp, kendi dijital materyaline aktardı. Olayın anlaşılması üzerine sanık hakkında, Türk Ceza Kanunu'nun 134. maddesinde hüküm altına alınan "özel hayatın gizliliğini ihlal" suçundan dava açıldı. Yargılamayı yapan Samsun 8. Asliye Ceza Mahkemesi, sanığa, 2 kişiye yönelik ayrı eylemi nedeniyle 6'şar yıldan olmak üzere toplam 12 yıl hapis cezası verdi. Mağdurlar da sanık da karara itiraz etti Mağdurlar, sanığın "cinsel taciz" ve "verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme" suçlarından da cezalandırılması yönünde, sanık ise ceza miktarının fazla olduğu yönünde yerel mahkeme kararına itiraz etti. Dosya Yargıtaya taşındı. Temyiz incelemesini yapan Yargıtay 12. Ceza Dairesi, sanık hakkında iki ayrı eylem nedeniyle 6'şar yıldan olmak üzere verilen toplam 12 yıl hapis cezasını onadı. Dairenin kararında, yargılama sürecindeki işlemlerin usul ve kanuna uygun olarak yapıldığı belirtilerek, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin de sabit olduğu aktarıldı. Yerel mahkemece, sanığın eylemine uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiğine işaret edilen kararda, "Sanık müdafi ile katılanlar vekili tarafından öne sürülen tüm temyiz sebepleri ve yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden oy birliğiyle temyiz istemlerinin esastan reddi ile hükmün onanmasına karar verilmiştir." ifadeleri yer aldı.