Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Sitenin sağında bir giydirme reklam
Alisa Çiçek Akyol
Köşe Yazarı
Alisa Çiçek Akyol
 

ONLARIN DA GÖZLERİ YOLDA KALMASIN!

Huzurevleri ziyaretçilerini özlemle bekleyen insanlarla dopdolu. Orada yılların tecrübesi de var. Oralarda hayatın kendisi var. Bazen rengarenk bazen siyah beyaz bazen de gri hayatlar... Zaman zaman arkadaşlarımla ziyaretlerine gider, sohbetler ederiz. Bu onların çok hoşuna gider. Çoğu zaman düzenlenen etkinliklere katılırız. Elbette zaman içinde kurulan dostluklar da olur. Bir huzurevine ikinci gidişimizdi... İki ekip olarak hazırlandık. Bir kısmımız sabah erkenden yola çıktı, bizim ekip ise bir saat sonra kalan hazırlıkları tamamlayıp yola çıktı. Daha önce katıldığım bir etkinlikte Yasin Amcayla tanışmıştık. Çok güzel ve dolu dolu bir etkinlikti. Dans ettik, halay çektik, birlikte şarkılar söyledik. Birlikte yemek yedik, kendimizden bahsettik, onları dinledik. Ne çok yaşanmışlık vardı. Ne çok hikaye. Hüzünlü yüzler, dalıp giden bakışlar, titreyen sesler. Uzun suskun bekleyişler... Ve daha neler neler... İlerleyen zaman içinde inadına eğlenceye katılışlar. Yasin amca bizim erken giden ekibe beni sormuş. Sormuş dediysem ismimi hatırlayamamış, odasına giderek birlikte çekildiğimiz bir fotoğrafı getirip arkadaşlarıma göstermiş. Adını hatırlayamadım ama bu arkadaşınızı arayın oda gelsin demiş. Huzurevinin bahçesine girer girmez beni gören herkes Yasin amcayı mutlaka gör dedi. Şaşırdım önce. Binanın içine adım atar atmaz giriş kapısının önünde beni beklediğini gördüm. Önceki gidişimde uzun uzun sohbet etmiştim kendisiyle. Beş çocuğu varmış Yasin amcanın. Hepsini okutmuş. Hepsi meslek sahibiymiş. Tüm hikayesini uzun uzun anlatmıştı. Tüm çocukları aynı şehirde yaşıyormuş. Ne var ki iki yıldır hiçbirini görmemiş. Ne tuhaf değil mi? Çocuklarının ziyaret etmeyi aklına bile getirmediği adamın, adını bile hatırlamadığı sohbetinden keyif aldığı birinin yolunu gözlemesi... O günden sonra arkadaşlarımla bir karar aldık. Huzurevlerine gittiğimizde hepimiz tek tek insanlarla ilgileneceğiz. Uzun uzun sohbetler edeceğiz. Hatta dost olacağız. Birlikte fotoğraflar çekilip en azından sık sık gelemesek de telefonla konuşacağız. Hatırlarını soracağız. Lütfen huzurevlerini ziyaret edin. Öylesine değil ama... Yani gitmiş olmak için değil. Tek tek insanlarla sohbet edin. Gözlerinin içine bakın konuşurken. Dinleyin onları. Anlamaya çalışın. Dost olun... Lütfen huzurevlerine gidin! Onların gözü yolda kalmasın!
Ekleme Tarihi: 31 Ocak 2023 -Salı

ONLARIN DA GÖZLERİ YOLDA KALMASIN!

Huzurevleri ziyaretçilerini özlemle bekleyen insanlarla dopdolu. Orada yılların tecrübesi de var. Oralarda hayatın kendisi var. Bazen rengarenk bazen siyah beyaz bazen de gri hayatlar... Zaman zaman arkadaşlarımla ziyaretlerine gider, sohbetler ederiz. Bu onların çok hoşuna gider. Çoğu zaman düzenlenen etkinliklere katılırız. Elbette zaman içinde kurulan dostluklar da olur. Bir huzurevine ikinci gidişimizdi... İki ekip olarak hazırlandık. Bir kısmımız sabah erkenden yola çıktı, bizim ekip ise bir saat sonra kalan hazırlıkları tamamlayıp yola çıktı. Daha önce katıldığım bir etkinlikte Yasin Amcayla tanışmıştık. Çok güzel ve dolu dolu bir etkinlikti. Dans ettik, halay çektik, birlikte şarkılar söyledik. Birlikte yemek yedik, kendimizden bahsettik, onları dinledik. Ne çok yaşanmışlık vardı. Ne çok hikaye. Hüzünlü yüzler, dalıp giden bakışlar, titreyen sesler. Uzun suskun bekleyişler... Ve daha neler neler... İlerleyen zaman içinde inadına eğlenceye katılışlar. Yasin amca bizim erken giden ekibe beni sormuş. Sormuş dediysem ismimi hatırlayamamış, odasına giderek birlikte çekildiğimiz bir fotoğrafı getirip arkadaşlarıma göstermiş. Adını hatırlayamadım ama bu arkadaşınızı arayın oda gelsin demiş. Huzurevinin bahçesine girer girmez beni gören herkes Yasin amcayı mutlaka gör dedi. Şaşırdım önce. Binanın içine adım atar atmaz giriş kapısının önünde beni beklediğini gördüm. Önceki gidişimde uzun uzun sohbet etmiştim kendisiyle. Beş çocuğu varmış Yasin amcanın. Hepsini okutmuş. Hepsi meslek sahibiymiş. Tüm hikayesini uzun uzun anlatmıştı. Tüm çocukları aynı şehirde yaşıyormuş. Ne var ki iki yıldır hiçbirini görmemiş. Ne tuhaf değil mi? Çocuklarının ziyaret etmeyi aklına bile getirmediği adamın, adını bile hatırlamadığı sohbetinden keyif aldığı birinin yolunu gözlemesi... O günden sonra arkadaşlarımla bir karar aldık. Huzurevlerine gittiğimizde hepimiz tek tek insanlarla ilgileneceğiz. Uzun uzun sohbetler edeceğiz. Hatta dost olacağız. Birlikte fotoğraflar çekilip en azından sık sık gelemesek de telefonla konuşacağız. Hatırlarını soracağız. Lütfen huzurevlerini ziyaret edin. Öylesine değil ama... Yani gitmiş olmak için değil. Tek tek insanlarla sohbet edin. Gözlerinin içine bakın konuşurken. Dinleyin onları. Anlamaya çalışın. Dost olun... Lütfen huzurevlerine gidin! Onların gözü yolda kalmasın!
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve kalpgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.