
Sevgili öğrenci arkadaşlarım,
Saygıdeğer ağabeyim Recep Ülkü Başsoy,
Değerli konuklar,
Bugün, ülkemizde örnek teşkil eden çok özel bir etkinlikte, Ödemiş’te 10.’su düzenlenen “Türkçe Diline Sahip Çık / Türkçe Dil Bayrağımdır” başlıklı anlamlı bir hareketin kutlama ve ödül törenindesiniz.
Bu güzel girişim, genç nesillere dilimizin değerini anlatmak ve Türkçemize sahip çıkmanın önemini vurgulamak adına büyük bir adım… Kutlu olsun.
Babam Köyler Katibi İsmail Uysal adına da ödüllerin verileceği bu özel törende bu yıl aranızda olamayacağım için üzgünüm.
Şu anda, Almanya’da kültürümüzü yaşatmak ve geliştirmek adına çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Lübeck Valisi Sayın Henning Schumann ve TÜRGEM (19 Mayıs Türkiye Gençlik ve Halk Kültür Merkezi Lübeck) iş birliğiyle, 20 Kasım’da Lübeck Belediye Sarayı’nda düzenleyeceğimiz bir konferansın hazırlıkları içindeyiz.
Bu konferansta, İnönü Vakfı 2. Başkanı Sayın Ayşe Gülsün Bilgehan, dedesi Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Başbakanı ve ikinci Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün Almanya ile ilişkilerdeki rolünü anlatacak.
Dil, yalnızca bir iletişim aracı değildir; bir milletin kalbidir, ruhudur, kimliğidir.
Milletin geçmişi, kültürü, duygusu ve düşüncesi dilinde yaşar.
Bizi biz yapan, bizi diğer milletlerden ayıran en güçlü bağ, ortak dilimizdir.
Bir düşünün… Atalarımızın destanları, türkülerimiz, masallarımız ve atasözlerimiz hep Türkçe ile bize ulaştı.
Dilimiz olmasaydı, belki kim olduğumuzu, nereden geldiğimizi bile unutabilirdik.
Dil, milletin hafızasıdır.
Bir millet, dilini koruduğu sürece var olur; dilini kaybeden bir millet ise zamanla yok olmaya mahkûmdur.
Bu nedenle, hepimizin görevi, ana dilimize sahip çıkmak ve onu doğru, güzel, bilinçli biçimde yaşatmaktır.
Unutmayalım ki:
“Bir milletin geleceği, diline verdiği değerle ölçülür.”
Gelin hep birlikte Türkçemizi koruyalım, geliştirelim ve gelecek kuşaklara gururla aktaralım.
Çünkü dil yaşarsa, millet yaşar.
Kullandığımız Latin alfabesiyle dilimizin yazım ve konuşma şekli çağdaş uygarlıklarla buluşmuş;
Dil Devrimi ile birlikte, Türkçemiz gelişiminin önünü açmıştır.
Ulu Önder Mareşal Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün başlattığı bu devrimi korumak, hepimizin ortak sorumluluğudur.
Eğer bu bilinç olmasaydı, bu akşam sizler orada bir araya gelemez, ben de 3 bin kilometre öteden gönlümle, yüreğimle sizlere katılamazdım.
Bu kutlu akşamı hazırlayan, emek veren ve sunan herkese içtenlikle teşekkür ederim.
Töreniniz kutlu, Türkçemiz daim olsun.
Remzi Uysal
TÜRGEM Başkanı – Lübeck
6 Kasım 2025
